Kur’ân-ı Hakîm, büyük günahlardan sakınanların, küçük günahlarının af edileceğini beyan buyurmuştur. Öyle ise, büyük günah da vardır; küçük günah da. Nasıl ki farz ile vacib arasında fark var ise, böylece büyük günah ile küçük günah arasında da fark olacaktır. Ancak, büyük günah başta olmak üzere küçük günahlardan da, başka bir ifadeyle bütün günahlardan da sakınmak imanın bir gereğidir! Zira, Allah Teâlânın azâmetine nazaran küçük günah diye bir şey söz konusu olmaz! Günah küçük de olsa, bunda Allah Teâlâya karşı isyan durumu söz konusudur! İmâm-ı Azam’ın “mekrûh” diye nitelediği her şey, O’na göre haramdır! Ne var ki, hakkında kat’i delil ve kat’i sübut olmadığından açıkça “haram” ifadesini kullanmaktan çekinmiştir. Hanefîlere göre “mekruh” veya “tahrîmen mekrûh” ifadesi, HARAMA YAKIN ve “tenzîhen mekrûh” ifadesi ise, HELALE YAKIN anlamında kullanılmaktadır. Sadece Mekruh denildiğinde de tahrimen mekruh kast edilir. Bunları hafife almak, söz gelişi sünnet-i müekkedeyi ve buna misal olarak cemaati, ezan ve kâmeti sürekli olarak ve mazeretsiz terk etmek DİNİ HAFİFE ALMAK MANASINA GELECEĞİ İÇİN haramdır! 1. Hâkimlik, doktorluk, şahitlik, alışveriş, evlilik gibi durumlar söz konusu olmaksızın harama bakmak. Şehvetten yüzde yüz emîn olmayan kimsenin, kendisine helal olmayan birine bakması haramdır! Bu konu ittifakîdir! 2. Mahremlerin şehvetsiz de olsa, öpüşmeleri. Meselâ, oğlan kardeşin kız kardeşini yanağından öpmesi büyük günahtır. İki erkek veya iki kadının öpüşmesi küçük günahtır. Erkeğin kadınla, kadının erkekle tokalaşmaları da mahrem olmamaları durumunda haramdır. Mahremlik varsa sorun yoktur. Ebû Yûsuf’a göre erkek erkeğin, kadın kadının başını öpebilir. Takvâ ehli müslümanların ve âdil hükümdarların ellerini öpmek meşrû ve mendûptur. Çünkü bunda dînin izzeti vardır. Mahremlerin öpüşmesi büyük günah olunca, mahrem olmayanların bunu yapması, daha da büyüktür! Büyük, küçüğü kucaklayabilir; ancak, bunu âdet (alışkanlık) haline getirmek küçük günahtır. 3. Şehvetine son derece dayanamıyacak hale gelip, karşı koyamıyacak duruma gelmeksizin kendi kendini tatmin (istimnâ) yapmak. Fiilen zinaya mahkûm hale gelenden başkasına hanefi ulemâsı bu işi yapmaya cevaz vermemişlerdir. Keyfi olarak eşinin veya cariyesinin eliyle dahi yapılması haramdır! 4. Şehvetsiz olsa bile, başkasının hayâ (edeb) yerini ellemek. 5. Bir ard niyet olmaksızın bile olsa, genç veya ihtiyar kadın ve erkeklerin tenhada başbaşa-yalnız kalmaları. 6. Şeytandan başkasına lânet etmek. Hayvana bile lanet edilmez! Ancak, şahıs ve isim belirtmeden “fâsıklara, zalimlere, yalancılara lânet olsun” demekte hiç bir mahzur yoktur. 7. Herhangi bir müslümana zarar vermek veya onun hakkında şer’i ceza gerektirmeyen bir yalan söylemek. Şer’î ceza gerektiren bir yalan söylenirse büyük günah olur! İki dargını barıştırmak, , mazlumu kurtarmak veya kendini zulümden kurtarmak, savaşta düşmanı aldatmak ve bir kavle göre evdeki mutluluğu sürdürmek amacıyla iki eşin birbirine yalan söylemesi dışında her türlü yalan –şakadan olsa bile- haramdır! "Nisan 1" şakası yapanlar!Dikkat! 8. Müslümana sövmek, müslümanı tenkit etmek, sözlü veya yazılı olarak şerefine tecavüz etmek. Sövme “ana-avrat..” şeklinde olursa küçük günah, “din, mezheb..” gibi şeylere olursa küfürdür! 9. Bir ayıp araştırma ve kötü niyet olmaksızın kapı deliği, pencere, balkon, minare gibi yüksek yerlerden veya dürbün ve benzeri araçlarla başkasının evine bakmak, gözetlemek. Bu iş kötü niyetle yapılırsa büyük günah olur! 10. Edeplendirmek veya kendisinden kesin zarar geleceği yüzde yüz muhakkak olan birinden olmak gayesi dışında, üç günden fazla dargın kalmak. Cahilce münakaşa ve aşırı dil tartışması da böyledir. Bu iş sövmeye, hakarete ve şerefle oynamaya dönüşürse büyük günah olur! 11. Mizah yoluyla halkı güldürmek veya bunu meslek edinmek. 12. Herhangi bir belâ veya musîbet durumunda sesli olarak ağlamak. Bazılarına göre bu da büyük günahtır! 13. Tavır ve yürüyüşlerinde kibirlilik taslamak. Yani, kırıla döküle yürümek. Kadın hakkında bu daha da haramdır! 14. Altın, gümüş takmak, ipek elbise giymek. Nişan yüzüğü de buna dahildir. Altından nişan yüzüğünün caiz olduğuna dair verilen fetva yanlıştır! Saydığımız şeylerin haram oluşunun üç nedeni vardır: Birincisi, bunda kibirlilik vardır. İkincisi, israf vardır. Üçüncüsü, kâfirlere benzemek vardır! Bu haramlık, erkekler hakkında kesindir. Kadınlara, dışarıda göstermemeleri şartıyla, haram değildir. Dışarıda iken şangırtı yaparsa haram olur. Bunların elbise altında gizlenmesi gerekir. Sadece yüzüğün görülmesinde bir beis yoktur! Erkek olsun, kadın olsun altın, gümüş kap kullanmaları bazılarına göre büyük, bazılarına göre de küçük günahtır. 15. Kısa süreler için fâsıklarla düşüp kalkmak. Bu, devamlı olursa büyük günaha dönüşür! İyinin, fâsık ve âsîlerle oturup kalkması, onu ergeç âsî ve fâsık yapar! Kötünün iyilerle oturup kalkması da, er geç ona iyiliği bulaştırır. Gözünü harama bakmaktan sakınmayanlar, ellerine fırsat geçer ve uygun ortam bulurlarsa zina etmekten de sakınmazlar! 16. Kerahet zamanlarında herhangi bir namaza başlamak. Güneş doğarken, tam tepede iken ve batma anlarındaki onar dakika müstesnâ olmak üzere, kaza namazı kılmak için kerahet yoktur! Bu üç vakitte kaza namazına bile başlanmaz! Kerahet vakitleri toplam olarak yirmidir. Fıkıh kitaplarına müracaat edilsin. 17. Eyyâm-ı teşrîk ve bayram günlerinde oruç tutmak. 18. Büyük veya küçük abdesti kıbleye karşı yapmak. 19. Mescide delileri, temizlik ve necasetten korunmayı bilmeyen çocukları sokmak. Ya da necaseti camiye sokmak. Camide dünya kelamı konuşmak, alışveriş yapmak, ibadet mahiyetinde olmayan işlerle uğraşmak, hayızlı ve cünübün camiye girmesi ve kutsal olan bir şeyi kirletmek de buna dahildir! 20. Hamamlarda avratleri açık bulundurmak. Yanında eşinden başkası varsa, büyük günah olur! Keyfi olarak evin içinde olsa bile avretini açan da buna dahildir! 21. Zihar yemini ettiğinde, keffâretini vermeksizin eşiyle öpüşmek veya temasta bulunmak. 22. Devamlı oruç tutmak. Bir gün yiyerek, bir gün oruçlu olmak mendûptur. 23. Kadının, yanında bir mahremi olmaksızın sefere çıkması. Ancak, dar-ul harbden dar-ül islâma gitme durumlarında mahremsiz sefer edebilir. Bunun dışında, mahremsiz hacca gitmesi bile haramdır! Hanefiye göre, beraber sefer yapan kadın sayısı ne kadar çok olsa da durum aynıdır. 24. Almayacağı bir malın fiyatını yükseltmek. 25. Pahalıya satabilmek için gıda ve mal stoku yapmak. 26. İki kişi pazarlık yaparken, pazarlık bitmeden araya üçüncü birinin girmesi. 27. Dünür üzerine dünür göndermek. Bazılarına göre bunu yapmak büyük günahtır. 28. Şehrin dışına çıkarak köylüleri karşılamak ve mallarını ucuza kapatmaya çalışmak. 29. Sütlü görünmesi için, hayvanının sütünü sağmadan satışa çıkarmak. 30. Cuma için nidâ edildikten sonra alışverişe devam etmek. 31. Zaruret olmadığı halde, yavruyu anasından ayırmak. 32. Alışverişte malının ayıplarını gizlemek. 33. Malın, canın korunması gibi meşrû bir ihtiyaç olmaksızın köpek beslemek. Evin içinde beslenirse daha şiddetlidir! 34. Özürsüz olarak ayakta bevletmek. Guslettiği banyoda, yol üzerinde, durgun sularda bevletmek de aynıdır. Banyoda bevlin suyla gideceği bir delik varsa mekrûh olmaz. Asrî tuvaletlerde kaza-i hacet yapmakta bir beis olmadığı umulur. Ancak, asrî tuvaletin üzerinde oturarak taharetlenmek doğru değildir! Mutlaka hortumla, ibriğin ibiği ile veya bir su kabıyla kasık arasından sağ elle suyu akıtmaksızın taharetlenmek caiz değildir! Sağ ellle su dökülür ve sol elle oğuşturulur. Aksi halde taharetlenme uygun yapılmamış ve büyük günaha girilmiş olunur! Malesef, bırakın avamı, havvas geçinenler bile bu hususta gaflet içindedirler! 35. Namazda elbiseleri toplamayarak sarkıtmak. Bazılarına göre bu, haramdır! 36. Namazı vaktinden çıkarmaksızın, gaflete düşmeksizin ve yenilenin bir şey kaybetmeyeceği biçimde satranç, dama.. gibi oyunlarla meşgul olmak. Sayılan şeyler olursa, büyük günahtır! 37. Müslümana şarap satmak veya müslümandan şarap almak. 38. Sirkeleştirmek gayesi dışında, evde şarap bulundurmak. 39. On dirhem değerinden daha az değerde bir şey çalmak. Meselâ, iki buğday tanesi veya bir lokma ekmek çalmak. Çalınan şeyin değeri on dirheme ulaşırsa büyük günahtır ve had cezasını gerektirir! 40. Konuşma yapma, zikir ve hadis üzerine ücret almak. 41. Namazda elini böğrüne koymak. 42. Zaruret yokken, namazda elbiseyi ihram gibi dolamak. 43. Namazı bozmayacak şekilde, yani bir iki hareketle elbisesiyle oynamak. Üç hareket olursa, namaz bozulur! 44. Namazda göğsü kıbleden ayrılmayacak biçimde sağa sola bakmak. Göğüs kıbleden dönünce namaz fasid olur. 45. Namazda, başını semaya doğru kaldırmak. 46. Oruçlunun eşiyle mübaşereti (oynaşması) veya nefslerinden emin olmadıkları halde öpüşülmesi. 47. Zekâtı düşük maldan vermek. Bunun anlamı, farzı edâ etmede cimri davranmaktır. Meselâ, kalitesiz ve modası geçmiş elbiseyi, ayakkabıyı.. vermek gibi. 48. Hayvanı boğazlarken, hayvanın iliğini yani can damarını hemen kesmek. Bu iş, kan akıtılmasından sonra yapılmalıdır. 49. Suda ölüp, suyla dışarıya atılmış bozuk balıkları yemek. Kokmuş balık yemek. 50. Bunun gibi, boğazlanan hayvanın mesânesi, et üzerinde olan bezler, öd, dişi olsun erkek olsun hayvanın hayâ yerleri, dübürleri ve akan kanını yemek. 51. Piyasada fahiş fiyatla satış yapılmadığı halde, hükümdarın fiyat tayin etmesi. Bu, gayrı müslimlerin âdetidir! Bir zulüm söz konusu olmadığı müddetçe böyle bir yola gidilmez! 52. Üç talâkı birden düşürmek (hanımına üç defa ΄boş ol΄ demek). 53. Hayız halinde olduğu sırada hanımını boşamak yahut da eşiyle temasta bulunduğu temizlik günlerinde boşamak. 54. Bir veya iki defa boşadığı hanımına boşamaktan ric’at ettiğini (boşamaktan vaz geçtiğini) belirtmeksizin, fiili olarak tekrar onunla temasta bulunmak. 55. Meclislerde sesli yellenmek. 56. Îlâ’yı (eşiyle temasta bulunmamaya yemin etmeyi) âdet edinmek. 57. Salâhiyet, ilim ve takvâ gibi farklılık nedenleri olmadığı halde, evlâtlara dağıtılan hediyelerde farklı muamele yapmak. Kişi hayatta iken, bu işi kız ve oğlan çocuklar arasında eşit yapmalıdır. Çoğunlukla oğlan çocuğu çalışır, babasıyla birlikte kazanır ve babası ölünce o malı elinden alınır, miras yapılır veya kardeşlerine dağıtılır! Buna dikkat etmek gerekir! Çünkü bu iş, büyük günaha dönüşebilir! 58. Hâkimin davalı ve davacıya eşit muamele veya iltifatta bulunmaması. 59. Malının çoğunda haram olan hükümdar veya herhangi birinden hediye almak. Bazılarına göre bu, büyük günahtır! 60. Malının çoğu haram olan birinin yemeğini yemek veya davetine icabet etmek. 61. Arazi gasp etmiş birinin yemeğini yemek, davetine icabet etmek. 62. Başkasına ait ekinlerde yürümek veya ekinlerin olduğu yere oturmak. 63. Hayvanların –canlı iken- bir azasını kesmek. Çünkü, bu azaptır, işkencedir! 64. Mürtedi (dinden dönen müslüman adamı) veya savaş halindeki bir kâfiri, tevbeye ve imana davet etmeksizin öldürmek. 65. Mürtedeyi (dininden dönen müslüman kadını) öldürmek. Çünkü, mürtede kadının cezası hapistir! 66. Mazeret olmaksızın –ezberinde başka sûreler olmasına rağmen- sürekli aynı sûreyi okumak. 67. Namaz kılarken veya Kur’ân tilâveti esnasında okunan secde âyetinin, tilâvet secdesini tehir etmek. 68. Mazeret olmadığı halde iki veya üç kişiyi bir mezara defnetmek. 69. Cenaze namazını mescitte kılmak. Bu mesele, ittifâkî değildir. 70. Üzerinde sûret bulunan seccade üzerinde namaz kılmak. 71. Kıble tarafında bulunan bir fotoğraf karşısında namaza durmak. Fotoğraf kıble tarafında değilse, fotoğraf bulunan odada kılmak tenzîhen mekrûh olur. Fotoğraf konusunda çok ihtilaflar vardır. Fotoğrafın, zihni bulandırmadığı müddetçe, haram olmadığı umulur. Çünkü, fotoğraf bir gölge veyahut gölgenin aksidir. Ne var ki, o fotoğrafa ta’zîm ediliyorsa, dînen mukaddes olmayan bir şeye ta’zîm etmek anlamına geldiği için, haram ve küfürdür! Heykellere gelince, ittifakla haramdır ve yapılması dahi büyük günahtır! İster Mevlânâ heykeli, ister kedi, fil heykeli.. olsun, heykelin her çeşidinin eve konması ve evde bulundurulması büyük günahtır! Kabartma resimler ise, bazı fukahaya göre haramdır! Sahih görüşe göre kellesi kesikse haram değil, tam olma durumunda haramdır! Elle yapılan resimlerin hükmü de aynıdır! Televizyonlardaki görüntüler fotoğraf hükmündedir. Netice olarak, heykel, sûret, elle yapılan resim, timsal dışında kalan; aynadaki gölge, gölgenin aksi ve benzerleri zihni meşgul etmediği, hisleri tahrik etmediği sürece harama girmez. Zihni bulandıran, kötü his ve düşünceleri uyandıran söz de, sûret de haramdır! Tahrîmen mekrûh da, küfür de olabilir! 72. İmam A’zam’a göre altınla diş kaplatmak. İmâmeyn’e göre mekrûh değildir. İhtilaf kaplama huusunda değil, bunun altınla yapılıp yapılamıyacağı konusundadır. İmam Azam, sökülen bir dişin tekrar yerine takılmasını kerîh görmüştür. 73. Dişleri süs için kaplatmak, törpületmek. 74. Kaş, kirpik ve yüzün etrafından kıl yolmak haramdır. Fakat, kadınların yüzlerinde biten sakal ve bıyığı yolmaları onlara haram değil; müstehaptır. 75. Kâfirlere ve fitne çıkaranlara silah satmak. 76. Mushaf veya şer’î kitapları kâfirlere satmak. 77. Kâfirlerle, zındıklarla, mürtedlerle konuşurken, söze selâmla başlamak. 78. Husyesi dövülmüş köleyi hizmetinde çalıştırmak yahut onun kazancını almak. Hayvanların husyelerini almakta beis yoktur. 79. Oğlan çocuğuna altın, gümüş takmak, ipek giysi giydirmek. 80. Kız çocuğuna dar veya kısa giysi giydirmek. Çocukta alışkanlık haline gelirse, büyüdüğünde bunun tedavisi zorlaşır! 81. Erkeğin, yalnız olduğu sırada kendi kendine şarkı söylemesi. Kadının böyle şey yapması büyük günahtır! 82. Şer’î bir özür olmadığı halde, başlanılmış bir ibadeti bozmak. 83. İşi düşünebilen (bu işe aklı eren) birinin yanında eşiyle temasta bulunmak. Uyuyan kimsenin yanında yapılmasının hükmü de aynıdır. Bu işi, idrâk edebilen çocuğun veya bir hayvanın yanında, yahut örtüsüz vaziyette yapmak da böyledir. Bazıları, uyuyan kimseyi istisna etmişlerdir. 84. Hürmete, ta’zîme layık olmayan hükümdarları karşılamak için yollarında beklemek. Meselâ namaz kılmayanları, adaletle hükmetmeyenleri. Şeyh Ahmed Gümüşhanevi kuddise sırruh diyor ki: “Kur’ân, böylelerine kalben meyletmeyi dahi yasaklamıştır! O halde, böylelerinin merasimlerinde nasıl bulunulabilir, kıyafetlerine nasıl bürünülebilir, propogandaları nasıl yapılabilir, yollarında nasıl beklenilebilir?” 85. Karnını doyurduktan sonra yemek, içmek. 86. Elle, başla, kaşla selâm vermek. 87. Âlimlerin ve âdil hükümdarların dışında kalan kimselerin elini öpmek. 88. Muallimin, babasının ve ilim okuyanların dışında kalan kimselere kıyâm etmek (onlar için ayağa kalkmak). Şeyh Ahmed Gümüşhanevî rahimehullahın, Enes radiyallahu anhtan rivayet ettiği bir hadîs-i şerîf şöyledir: “Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemden: “BAZILARIMIZ BAZILARIMIZA EĞİLSİN Mİ?” diye sorduk. “HAYIR!” buyurdu.”BAZILARIMIZ BAZILARIMIZLA KUCAKLAŞSIN MI?” dedik. “EVET!” buyurdu.” Bazı müteahhir ulemâ, bereketlenmek niyetiyle âlimin, takvâ sahiplerinin ellerinin öpülebileceğine dair fetvâ vermişlerdir. 89. Okuyanın (âlimin) cahile kıyam etmesi. 90. Sırf vehim, şek ve şüpheye dayalı olarak Allah Teâlâ ve mü’minler hakkında sûi zan yapmak, kibirlilik, haset, kendini beğenmek ve velinîmetine şükrünü unutmak. Bazı âlimlere göre bunlar büyük günahtır! 91. Çalgılı meclislerde oturmak. Mecliste olsun, yalnızken olsun çalgı dinlemek ve bunlardan lezzetlenmek. Bazılarına göre, büyük günahtır! 92. Bir müslümanın gıybeti yapılırken susmak. 93. İmamlık yapmasına razı olmayan bir cemaate imamlık yapmak. 94. Hutbe okunurken konuşmak. Bu esnada tesbih, salavat okumak, hatta ma’rûfu tebliğ etmek dahi caiz değildir! Salavat okumak icabettiğinde kalben okunur! 95. Caminin etrafını kirletmek. 96. Yolları kirletmek. 97. Yedi yaşına gelmiş çocuğu ile aynı yatakta yatmak. 98. Cünüp ya da hayızlı iken Kur’ân okumak. 99. Malayani (boş, faydasız ve lüzumsuz şeyler) konuşmak. 100. Çok ihlaslı olmayanları, yüzlerine karşı övmek. 101. Kelimeleri söylerken köşeletmek. 102. Müstehcen konuşmak. 103. Bir hayvana, bir yere veya zamana sövmek. 104. Manasız ve abuk sabuk sözler söylemek. 105. Mizah konusunda aşırı gitmek. 106. Cemaatin tanıdığı herhangi bir kimsenin sırlarını ifşâ etmek. 107. Sözünden caymak. 108. Dîni bir gaye dışında gazaplanmak. 109. Aile fertleri hakkında gevşek davranmak. 110. Zekât farz olduktan sonra, ilk seneden tehir etmek. Bazılarına göre büyük günahtır! 111. Gevşeklikten dolayı cemaati terk etmek. 112. Yol üzerinde durup, yolu kapatmak. 113. Meşreb taassubu. 114. Vergisini veren kâfire (zımmîye) “Ey kâfir, ey müşrik” gibi sözlerle eziyet etmek. 115. İmâm-ı A’zam’a göre “Azîm olan Arş’ının izzetinin akdi hakkı için” veya “Enbiyânın, evliyânın, Ka’be’nin hakkı için” yahut “Azîm olan Arş’ının izzetinin celsesi hakkı için” diye duâ etmek.Ebû Yusuf, bunun caiz olduğunu söylemiştir. Sadr-uş-Şerîa: “Şer’an me’sur olan bütün duâlarla duâ edilebilir” demiştir. 116. Herhangi bir insanı küçümsemek ya da hafife almak. 117. Başkasına ait saçları, kendi saçlarına eklemek. 118. Peruk takmak. 119. Veli olan kişinin (baba veya vefat etmişse, onları himaye eden kişinin), bâkire kızlarını nikâhtan men etmesi. 120. Evlenmeye muktedir olunduğu halde, bunu özürsüz terk etmek. 121. Namaz kılanla, secde yeri arasından geçmek. 122. Elbirliği ile cemaati terk etmek. 123. Erkeğin, cihad arzusu (niyeti) dışında saç ve sakalını boyaması. 124. Zâmin (kefil) olan kimsenin bundan imtina etmesi veya kefaletten kaçması. 125. İki kişinin arasına veya halkanın ortasına oturmak. Milletin boynuna basıp ön saflara tecavüz etmek. Bir kişiyi kaldırıp onun yerine oturmak. Kalkan kişi ısrarla ve gönüllü olarak yerini verirse, zararı yoktur. 126. Allah Teâlâ ve Rasûl’ünün isimleri söylendiğinde, yüceltmemek yahut Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme salâvat getirmeyi terk etmek. 127. Ölümle Allah’a kavuşmaktan ikrah etmek. 128. Erginlik çağından sonra sünnet olmayı terk etmek. 129. Günah işlemekten ferahlanmak. 130. Günahlara devam etmek. Çünkü bu, dünya sevgisine dönüşebilir! Böyle olursa, tatminkârsızlığa neden olur ve giderek, günahların işlenmesinin sürdürülmesi, insanlara âhireti unutturur! 131. Muktedir olduğu halde kendini zillete sokmak. 132. Dışarıda, örtüsüz olarak uyumak. 133. Ortakların birbirlerine ihanet etmeleri. 134. Nezr edilmiş (adanmış) itikâfı terk etmek. 135. Mutlak itikâfı (niyet edilen süre dolmadan önce) temasla bozmak. 136. Damızlık hayvanını çiftleşmekten men etmek. 137. Üzümü, şarap yapanlara satmak. 138. Köleyi, oğlancılık yapanlara satmak. 139. Kamışı, çalgı aleti yapanlara satmak. 140. İçki, afyon, esrar ve benzeri şeyleri (uyuşturucuları) satmak. Çünkü, zikredilen satışlar büyük günah vesîleleridirler. Üzümün şarap yapanlara satılmasına “mekrûh” diyen müctehidlerin sözü zayıftır! 141. Cenaze için şiir okumak ve çelenk koymak. 142. Cahiliye âdetlerini ihyâ etmenin hemen hepsi. 143. Kalbin sertliği ve kasâvettir. İmâm-ı Gazâlî kuddise sırruh der ki: “Emir ve yasakları bildirirken gözlerin yaşarması, şefkatli kalbin alametidir.” 144. Başkalarının kendisine hürmet etmelerini temenni etmek. 145. Kendisine hürmet gösterilmesiyle iftihar etmek. Rasûlullah aleyhissaât-ü vesselâm: “Yâ Rabbi! Beni, kendi gözümde küçült, insanların gözünde büyült.” diye duâ ederlerdi. 146. Hürmete layık birine hürmet etmemek. |