بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Dini ve İLmi ARAştırmalar Merkezi

Yaratıcı’nın sevgisi

Yaratılışta ruhun merkezinin derinliğinde gizlenen Yaratıcı’nın sevgisi bir çok sebeblerden dolayı kayboluyor; aynı sevginin tekrar bulunması için ashab da dahil olmak üzere Ehli Sünnetin büyük âlimleri iki usûl söylediler.
Bu iki usulle ,insanın ruhunda gizlenen sevgi ortaya çıkar, harekete geçer , sahibini taat ve ibadete sevkeder.
a- İtikadı tashih ettikten sonra Gerçek "Ma'bud,"Mahbûb","Maksûd" sadece "Allah"'tır . İnancıyla, boş vakitlerde, Rabb olmaklığına inandığı halde kalben الله الله الله =Allah Allah Allah...demesiyle yaratılışta gizlenen ilâhî sevgi , kemiyetten keyfiyete geçer, refleksi oynatmakla ortaya çıkar.
b-Yeni başlayanlar için لا harfinin kılıcıyla tüm maksadları nefyedip, gerçek vücûdu Allah Teâlâ'ya tahsis etmek niyetiyle لا اله الا الله "Lâ ilâhe illallâh" diye zikretmekle ,gizlenen sevgi , refleksi oynatmakla ortaya çıkar. Bu sebeple bazıları
لا مقصود الا الله لا محبوب الا الله
"Lâ maksûde illallah, lâ Mahbûbe illallah. " derler.
Eğer kalb الله demiyor ise, dil ile kalbe yardım edilir, yani zikrin tesiri bütün bedene tesir edinceye kadar dille الله الله الله "Allah Allah Allah" yahud لا اله الا الله ="Lâ ilâhe illallâh " söylenilir; ayrıca nerede ne dua yapılacaksa ,orada o dua yapılır. Doğrusu çocuğun annesine yalvardığı gibi kul Rabb'ine yalvarmalıdır.
Bu iki keyfiyet olmaksızın, günah işlemek yahud çevrenin etkisi altına kalmak sebebiyle yahud ilim olsa bile çok meşgale sebebiyle gittikçe Gerçek Ma'bud'un sevgisi kaybolur, birçok şeylerin sevgisi yerleşir ,herbiri bir Ma'bud olur; sevileni nefyetmek için لا مقصود الا الله " Lâ maksûde illallâh" denilir.
Manasını düşünmüş olduğum halde dilimle الله الله " Allah Allah" dersem zikretmiş olurum; zihnimle الله الله " Allah Allah" dersem tefekkür etmiş yani düşünür olurum.
Aynı zamanda unutmamak için dilimle, قل هو الله احد الله الصمد "Kul Huvallâhu Ehad Allah-us-Samed" söyleyişim zikirdir. Zihnimle "Habîbim de ki : Zâtı ve nimetiyle sevilen yahud azabından korkulan Ulu Zât'ın özel ismi Allah'tır, Birtek'tir . Ğayrine muhtac değil ğayri Kendisi'ne muhtactır." diye manasını düşünmemin ismi tefekkürdür. İlmî meseleler de böylecedir. (43/s.33-35)