بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Dini ve İLmi ARAştırmalar Merkezi

Hadis-i Şerif_Deccal

Bazılar "Deccal'den maksat, şudur budur" diye tevil ederler.
Daha ileriye giden serseriler, Müslim'in de rivayet ettiği Temim-i Dari'nin hadisindeki Cessase  hadisesini inkar ederek: "Bizim zamanımızda keşfedilmeyen yer  kalmamıştır. Eğer bir mağarada Deccal gizlenmiş olsaydı görülecektir." derler. Galiba bunlar hadisten daha ziyade kendi görüşlerine inanıyorlar...
Peygamber Aleyhisselatu vesselam vasfettiği gibi Deccal çıkacaktır. Şimdi de kendisi vardır. Görülmesi ve keşfedilmesi şartı yoktur.
 
Nitekim Müslim ve Buhari'nin de tahric ettikleri Huzeyfe radıyallahu anh'tan  gelen bir rivayette Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
"Gerçekte Deccal çıkacaktır. Hakikaten beraberinde su var,ateş  var. İnsanların su gördükleri, ateştir; yakar. İnsanların ateş  gördükleri, sudur; soğuktur, saftır. Sizden kim ona (zamanına)  ulaşırsa, insanların ateş gördüğüne düşsün. Gerçekte o tertemiz, sade  sudur. Şüphesiz Deccal'in bir gözü dümdüzdür. Üzerinde yuvarlak kalın bir  parça et vardır. İki gözleri arasında kafir yazılmıştır. Yazı bilen ve  bilmeyen her Mü'min onu okur."

Bu hususta çeşitli hadislerin çeşitli rivayetleri, yerin tayinleri de  hepsi doğru ve gerçektir; sahih hadislerle sabittir. Tevile de lüzum  yoktur; çıktığı zaman her Mü'min onu tanıyacaktır. Özellikle Kehf suresini  okuyanlar. Envai çeşit istidraclarla zuhur eder; ölüleri diriltir; yağmurları  yağdırır; ve daha çok hileleri vardır. Ama hiçbir zaman mü'min onun tuzağına  düşmeyecektir.[1/s.570]