بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Dini ve İLmi ARAştırmalar Merkezi

Müslümanlar İslamı öğrenmekte üç tabakadır

Müslümanlar İslamı öğrenmekte üç tabakadır:
 
a-Gücü nisbetinde ihtiyaç kadar bir taraftan imanla,ibadetle,günlük hadiselerde helal haramla ilgili bilgileri yani ‘’ilm-i hal’’i, diğer taraftan geçimin temini için çalışmasının ve kazancının hükmünü,yani ‘’ilm-i hasb-i hal’’ i öğrenen Müslüman tabakasıdır.
 
b- İtikad, ibadet, zikir, dua ve yalvarışının, ilmiyle birleşmesi sebebiyle, akli ve nakli delillerle dimi öğreten alimler; bir de Kur’an’la,Sünnet yani hadisle alakalı ilimleri iyiden iyiye öğrenen, gizlide, aşikarede öğrendikleriyle kusursuz amel eden = yaşanan, Allah’ın yasak ettiği sınırlarda kendilerini dizginleyen, söz ve bey’at yani sözleşmelerinde dine bağlı olmaları sebebiyle dini filleriyle öğreten büyükler yani mürşidler tabakasıdır.
 
c-Kıyamete kadar İslam Dini’nin sened ve tevatürle devamını sağlayan, üç asırda yaşayan ashab, tabiin ve tebe’-i tabiinden müteşekkil büyük müctehidler ve kendi benliklerine davet etmeksizin halisane telife güç bulan ulema tabakasıdır.
    Teferruatıyla İslam Dininin öğrenilmesi imkansız olunca, meselenin vukuu anında her Müslümanın; itikad, ibadet, zikir ve dua yani yalvarışla kötülük ve fenalıklardan kurtulan, dini bilen alimden sorması farz olmaktadır.
    Bütün bunlarla beraber, gerek tefsir, hadis, itikad, fıkıh, ahlak, adab ve tasavvuf kitablarımızda ve gerekse va’z, menakıb, siyer kitablarımızda kemaliyle izah edilmektedir. Bu sebeble dini ve şer’i ilimlerin tahsil edilmesi, teferruatıyla öğrenilmesi, her Müslümana farz-ı kifayedir. (21/s.39-40)