14-İşyerinde okunacak Dualar
14-İŞ YERİNDE OKUNACAK DUALAR
a-Havlete bin Hakîm radıyallâhu anhu'nun merfû' hadîsinde Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem:
“Kim istirahat yahud iş mahalli gibi bir yere inip sonra üç kere:
اَعُوذُ بِكَلِمَاتِ اللّٰهِ التَّامَّاتِ مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ
“Eûzu bi Kelimâtillâh-it-tâmmâti min şerri mâ halak.” derse, yerinden ayrılıncaya kadar hiçbir şey kendisine zarar vermez.” buyurdu.
Yani: “Yaratmış olduğu her şeyin şerrinden Allah Teâlâ'nın tam olan kelimelerine = isimlerine sığınırım.” demektir.
b-Osman bin Affan radıyallâhu anhu'nun merfû' hadîsinde Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: “Her günün sabahında ve her gecenin akşamında Arabî telaffuzla üç kere:
بِسْمِ اللّٰهِ الَّذِى لاَ يضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَىْءٌ فِى اْلاَرْضِ وَلاَ فِى السَّمَاءِ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ
“Bismillâh-illezî lâ yedurru measmihi şey'un fil'ardı velâ fissemâi ve Huv-es-Semîu-l-Alîm.” söyleyen hiçbir kimse yoktur ki kendisine bir şey zarar versin.” buyurdu.
Yani: “Allah Teâlâ'nın adıyla yaşarım, başlarım; çünkü O'nun isminin anılması anında yerde ve gökte bulunan hiçbir şey zarar vermez. Allah her avazı işitmekte ve her şeyi bilmektedir.” demektir.
a- ve b- dualarını birleştirip okuyan, cinlerin tasallutundan, habis ruhların saldırısından, her kaza ve beladan, her türlü dert ve kederden kurtulur.
c-Ebû Saîd-il-Hudrî radıyallâhu anhu'nun merfû' hadîsinde, Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem dertli bir borçluya:
“Onu söyleyeceğin zaman dert ve kederlerin senden ayrılacağı ve borcunun ödeneceği bir cümle öğreteyim mi? Sabahlandığın ve akşamlandığın zaman yani sabah ve akşam namazlarından sonra üç kere:
اَللّٰهُمَّ اِنِّى اَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحَزَنِ وَاَعُوذُ بِكَ مِنَ الْعَجْزِ وَالْكَسَلِ وَاَعُوذُ بِكَ مِنَ الْجُبْنِ وَالْبُخْلِ وَاَعُوذُ بِكَ مِنْ غَلَبَةِ الدَّيْنِ وَقَهْرِ الرِّجَالِ
“Allâhumme innî eûzu Bike min-el-hemmi velhazeni ve eûzu Bike min-el-aczi velkeseli ve eûzu Bike min-el-cubni velbuhli ve eûzu Bike min ğalabet-id-deyni ve kahr-ir-ricâli.” de; kurtulursun.” buyurdu.
Yani: “Allâhumme! Keder ve üzüntüden San'a sığınırım. Âcizlik ve tembellikten San'a sığınırım. Korkaklık ve cimrilikten San'a sığınırım. Adamların bana ğalebe çalmasından ve borcun ağırlığından San'a sığınırım.” demektir.
d-Aynı zamanda Âişe radıyallâhu anhâ'nın merfû' hadîsinde: “Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem sık sık:
اَللّٰهُمَّ عَافِنِى فِى جَسَدِى وَعَافِنِى فِى بَصَرِى وَاجْعَلْهُ الْوَارِثَ مِنِّى لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اَنْتَ الْحَلِيمُ الْكَرِيمُ سُبْحَانَ اللّٰهِ رَبِّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
“Allâhumme âfinî fî cesedî ve âfinî fî basarî, vec'alh-ul-vârise minnî, lâ ilâhe illâ Ent-el-Halîm-ul-Kerîm, Subhânallâhi Rabb-il-Arş-il-Azîm, velhamdu Lillâhi Rabb-il-Âlemîn.” derdi.” buyrulmaktadır.
Yani: “Allâhumme! Bedenime sıhhat ve afiyet ver; gözüme sıhhat ve âfiyet ver; ömrümün sonuna kadar azalarımdan beni faidelendir: Sen’den başka azabından korkulan, zâtıyla yahud nimetiyle sevilen ve Rabb olması sebebiyle tapınılan hiçbir ma'bûd = tapınılan yoktur. Mahlukuna yumuşaklıkla muamele eden Halîm'sin; ihtiyacını arz etmeyen mahlukunun ihtiyacını gideren Kerîm'sin; Yüce Arş'ın Rabb'ini tenzih ederim; ezelden ebede kadar güzel övgüler âlemlerin Rabb'ine mahsustur.” demektir.
İş mahallinde iman şuuru içerisinde bir Mü'min “Rabb'im beni kontrol eder.” inancıyla, hile, yalan ve yeminden sakınarak, a-, b-, c-, d- dualarının hepsini yahud bazılarını Arabî telaffuzla okursa, her türlü dert kederden, türlü üzüntülerden, işi görmekte âciz kalmaktan, tembellikten, ağır borcun yüklenmesinden kurtulur.
e-Efendisiyle azad edilmesi için sözleşen bir kölenin, Ali radıyallâhu anhu'ya gelerek: “Yâ Ali, kendimi azad ettirmek için kazançtan âciz kaldım, bana yardım eder misin?” demesi üzerine Ali radıyallâhu anhu:
“Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem'in bana öğrettiği:
اَللّٰهُمَّ اكْفِنِى بِحَلاَلِكَ عَنْ حَرَامِكَ وَاَغْنِنِى بِفَضْلِكَ عَمَّنْ سِوَاكَ مِنْ خَلْقِكَ يَا مُقِيتُ يَا مُغِيثُ
“Allâhumm-ekfinî bi halâlike an harâmike ve ağninî bifadlike ammen sivâke min halkıke, ya Mukîtu, ya Muğisü.” duasını okuyan kimsenin “Sır Dağı” kadar üzerinde borç olsa dahi Allah Teâlâ ödetecektir; git bunu oku.” buyurdu.
Yani: “Allâhumme! Beni haramdan uzaklaştırarak helal rızkınla yetindir: Fazl-u kereminle Kendi'nden başka mahlukundan beni ihtiyacsız kıl. Ya Mukîtu: Ey azıklandıran Ulu Zat!
يَا مُغِيثُ Ya Muğîsü: Ey yardımları imdada yetiştiren Ulu Zat!” demektir.
Meşâyıhımız: “اَللّٰهُمَّ اكْفِنِى... “Allâhumm-ekfinî...” duasından sonra yirmi bir ile yüz bir aded arasında يَا مُقِيتُ يَا مُغِيثُ جَلَّ جَلاَلُهُ “Ya Mukîtu ya Muğîsü Celle Celâluhu” diyen bir kimse, dağlar kadar olsa bile borcundan kurtulur ve malına bereket gelir.” dediler.