Her işin başı insanın amacıdır. Amaç = niyet = kasd = herhangi bir işe hissen yönelmek, fiile geçerse, ona amel denilir; hayrlısında sevab, şerlisinde azab tahakkuk eder. [24/s.10]
Niyet lügatte mutlak kasd manasında ise de şer’i şerife göre, Allah Azze ve Celle’nin rızasını kazanmaya, diğer ifadeyle emellerini ahiretteki sevaba bağlanmaya, kalbi ve iç duyguları yöneltmektir. Bu maksadla ibadet adetten ayrılmış oluyor. Demek niyet, kalbin ve iç duyguların amelidir; dil ile söylenecek bir şey değildir.[25/s..]
Şafii uleması dediler ki: “Niyet, şer’i şerifin emrine imtisal yahud da neyhinden ictinab etmek üzere kalbi Allah Azze ve Celle’nin rızasına yöneltmektir.” [25/s..]
Nitekim Kadi’den naklen ve Tıbi diyor ki: “Niyet, halihazırda veyahud binnetice bir zararı defetmek yahud da bir menfaati celbetmek, üzere maksada muvafık görülen şeye kalbi yöneltmekten ibarettir.
Şer’i şerif niyeti, Allah Teala’nın hükmüne imtisal ve rızasını taleb etmek için fiil tarafına müteveccih iradeye tahsis etmiştir. [25/s..]